Soğuk ve rüzgârlı havaya maruz kalan cildimiz kolayca yıpranıyor. Bu duruma sıcak suyla duşun eklenmesi ve kaloriferin havadaki nem miktarını azaltması da eklenince ciltte kurumalar meydana gelebiliyor. Acıbadem Ankara Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Bahar Öznur, cildimizi soğuk ve kuru havanın zararlı etkilerinden korumanın yollarını anlatıyor…
Aşırı kuruluğun cildi olduğundan yaşlı gösterebildiğini ve kuruluğa bağlı egzamaların ortaya çıkabileceğini söyleyen Dr. Bahar Öznur “Ciltteki kuruluk, soğuğa maruz kalan cildin nem içeriğinin azalması sonucu oluşuyor. Bunun nedenini vücudun ısı kaybını önlemek için, damarların çapını daraltması. Böylece cilt yüzeyindeki kan dolaşımı azalıyor ve ciltteki kuruluğun kuruluk; kepeklenme, pullanma, kızarıklık, koyulaşma, yanma ve kaşıntı gibi şikayetlere neden olabiliyor. Yüzde ve göz çevresinde oluşan kuruluk aynı zamanda göz çevresinde koyulaşma ile yaşlı cilt görünümüne sebep olabiliyor” dedi.
“Sağlıklı ve parlak bir cilt oluşmasında probiyotikler önemli rol oynuyor” diyerek sözlerine devam eden Bahar Öznur “Düzenli olarak probiyotik içeren diyet programları ve probiyotik içeren kremlerin kullanımı canlı, temiz ve parlayan bir cildin gelişiminde öneme sahiptir. Düzenli probiyotik kullanımıyla akne oluşumu azalırken daha nemli bir cilde sahip olabilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Bahar Öznur cilt kuruluğunu önlemek ve daha sağlıklı bir cilde kavuşmanın diğer yollarını şu başlıklarla sıraladı;
-Banyo süresini kısa tutun
Soğuk havalarda eve gelip sıcak bir duş almak hem bizi ısıtır hem de gevşetir. Ancak bunu sık sık yapmak ve dakikalarca banyo köpükleriyle duş almak kuruluğu artırıyor. Dolayısıyla banyo ve duş alma sürenizi 10 dakikayla sınırlayın. Ve suyun çok sıcak değil, ılık olmasına dikkat edin. Banyonun ardından henüz nemliyken cildinize uygun nemlendiricinizi sürmeyi unutmayın.
-Sabundan uzak durun
Sabunlar cildimizi daha da kurutur. Temizleyici olarak tercihiniz yine de sabunsa, PH düzeyi 5,5 olan ya da yağ-gliserin oranı yüksek sabunlara yönelin.
-Kese ve peeling yapmayın
Özellikle ilerleyen yaşlarda cilt giderek inceldiğinden ve sıkılığını kaybettiğinden, kuru ve soğuk havanın da etkisiyle ciltte tahrişe, kabuklanma ve yaraların oluşmaması için kese ve peeling uygulamalarından kaçının.
-Bol bol su tüketin
Cildimizi besleyen en önemli kaynak, vücudumuzun da temel yaşam kaynağı olan su. Kış aylarında “Çok su içmeme gerek yok” diye düşünmeyin. Sağlıklı bir cildiniz olsun istiyorsanız, günde 10 bardak (2 litre) su için.
-Cildinizi nemlendirin
Cilt tipiniz kuruysa daha yoğun nem içeren kremler kullanın. Banyonun ardından vücut yağlarıyla cildinizin daha nemli olmasını sağlayabilirsiniz. Cildinizi yumuşatmaya destek olan saf zeytinyağı ve haftalık uygulayacağınız nem maskeleri kullanın.
-Meyve-sebze tüketin
Kışın cildinize yatırım yapmak için bol bol meyve sebze tüketin. Örneğin C vitamini, hem cildi gençleştirme hem de nemlendirme özelliğine sahip. Bu nedenle mevsim meyvelerinden portakal, mandalina, greyfurt, kivi, brokoli, maydanoz ve kuşburnu gibi C vitamininden zengin besinleri tüketmeye özen gösterin.